26 Haziran 2007 Salı

Sonsuz İstekler

Havalar ne kadar da boğucu, işler ne kadar da sıkıcı, böyle zamanlarda sadece okumak istiyor insan. Sadece okuyarak mutlu olduğu günleri özlüyor. Ne güzel günlerdi o günler, mutluluğa bir kap yemek ve yemekten kısılarak alınan bir kaç kitabın çay buğusuna karışan kokusu yeterdi. Bir kitap aldım mı parmak uçlarımda seke seke koşardım eve, bir an önce kitabı karıştırıp okumaya başlamanın heyecanıyla. Bazende Kozahanda müdavimi olduğum kestane ağacının altında eskitirdim kitapları, özelliklede cumartesileri üstadlar arasında kitap okumanın tadı hiçbir şeyde yoktu. Evde odanın dört bir yanına yayılmış klitapların yaydığı koku ve huzur oda toplamaktan kaçmaktanmı yoksa kitaplarla komünalbiryaşama geçme isteğinden midir nedir beni alıkoyardı kitapları toplayıp rafa hapsetmekten. Güzel günlerdi, istekleri şimidikinden çok farklıydı, arzular sonsuz değildi. Havalarda bu kadar boğucu değildi sanırım ve üzmüyordu beni tembellik yapmak. dedim ya güzel günlerdi, bohem zamanlarım....

4 Haziran 2007 Pazartesi

ŞİMDİ GELDİM....

Farkındayım çok uzun zaman oldu, yazamadım. Ancak önemli sebeplerim vardı. Her insan zaman zaman yaşar böyle şeyleri. Yaklaşık iki aydır ben pek bana uğramıyordum. Bende beklemektense kendimin peşine düşüp bulmaya çalıştım. Yakaladımda, ama unutmayalım ki bu arayış hayatın ta kendisi. İnsanın kendini arama yolculuğu hiç bitmiyor ki... Varoluş yoolculuğumuz sürdüğü müddetçe bu arayış ta sürüyor. Aslında insanın kendini arayış mücadelesi varoluş yolculuğumuzun en önemli ve en eski parçalarından biri. İnssanın kendini arayışının tarihi neredeyse insanın tarihiyle yaşıt. Ve bu arayış insanın hayatın anlamını keşfetme çabasıyla herzaman kolkola gitmiştir. İşte bende biran için kendimi yanımda göremeyince telaşa kapıldım ve düştüm yollara. Merak etmeyin artık buradayım hem de sık sık.
Sorusuz kalmamanız dileğiyle.....